11 Mart 2008 Salı

Trafikte bitmek bilmeyen sorunlar ve çözümler.










Çevre yolları şehiriçi trafiğini önemli ölçüde rahatlatır.
İşte çöümleri.









Otoparklar daha modern olmalı, insanlar otopark sorunu yaşamamalıdır.
Şehir içinde toplu taşıma araçları dışındaki araçlar yerine bisiklet kullanımını arttıabiliriz.





Bu şekildeki park yerine

Bisiklet parkı,

Yolların ve araçların buz tutması büyük tehlike oluşturur.

Çok sık olan trafik ışıkları şehir içi trafiğini olumsuz yönde etkiler.

Dere yataklarının, kanalların kış başlamadan önce temizlenmemesi sonucu aniden gelen yağmur ve sel suları aşağıdaki manzarayı oluşturur. Bunu için gerekli tedbirler alınmalıdır.

BÜYÜK ŞEHİRLERDEKİ TRAFİK KARMAŞASI NASIL ÇÖZÜMLENEBİLİR?

Ne gibi tedbirler alınarak ileride daha da çıkmaz hale gelecek olan şehir içi Trafik ve şehir içi araçların park karmaşası ortadan kalkacak veya en aza inecek, beklide çözümleyecek. Yetkililer bu konuda neler düşünüyor, bilemiyorum, ancak bir nebzede olsa ışık tutacak bazı konuları dile getirerek bu sorun hakkındaki düşüncelerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.

Özellikle büyük şehirlerde şehir içi trafiği ve yaşanan park sorunları nedeniyle insanlar, sürücüler, çalışanlar çok büyük sıkıntılar çektikleri ve hatta araçlarında maddi ve manevi kayıplara uğradıkları görülmektedir. Bu yüzden insanlar ölmekte, aile faciaları yaşanmakta, kavgalar eksik olmamaktadır. Özellikle şehir içi otoparklar artık bu gün ihtiyacı karşılayamamakta, otopark ücretlerinin çok yüksek tutulması nedeniyle de pek çok sürücü geçici bir süre için bile olsa araçlarını uygunsuz yerlere park ederek trafik düzenini bozmaktadır. Günlük yaşadığımız bu üzücü olayların üstesinden nasıl gelebiliriz? Bunun için neler yapmalı ve ne gibi tedbirler almalıyız? Gün geçtikçe bu yara daha da büyümekte ve artık cezalar da sorunu çözmemektedir. Trafikten men olan araç sayısı, her geçen gün artan araç sayısına oranla çok düşük kalarak ileride daha büyük sorunları da beraberinde getireceği haberini vermektedir. Çoğu büyük İllerde tek, çift plaka uygulaması da sorunu çözmediği ve adil olmayan başka sorunları da beraberinde getirdiği de bilinen bir gerçektir. Bu önemli sorunu ülkemizde olduğu gibi başka ülkelerin büyük kentleri de yaşanmaktadır. Ülkemizde de her belediye bu konuda gereken geçici tedbirleri almasına rağmen önlemler yetersiz kalarak sorunlar daha da çıkmaz hale girmekte veya başka sorunları beraberinde getirmektedir. Bana göre tek ve geçici tedbirlerle bu işler sonuçlandırılamaz. Birden fazla çözüm bu sıkıntıları en aza indirir. Bunun için neler yapmalıyız. Sözü daha fazla uzatmadan aklıma gelen çözümleri sizlerle paylaşmak istiyorum.

Aslında bu sorunu hep bizler yaratıyor, körüklüyoruz. Ben de dâhil pek çoğumuz rahatımızı düşündüğümüz için sorun içinde sorunlar yaratıyor, toplu taşıma araçları yerine kendi aracımızı kullanmayı tercih ediyoruz. Hiçbir kimse bu konuda fedakârlık yapmıyor, tersine işi zora sokuyoruz. Kurallara harfiyen uymuyor ve kimseye saygı göstermiyoruz. En büyük sebep, kurallara uymadığımız için oluyor. Oysa tüm bunlara harfiyen uyulsa sorunun belki de %50 si çözülmüş olacak. Neler yapmalı, neler yapmamalıyız. İşe nereden başlamalıyız. Sorunlar nelerdir. Nasıl çözümlerle bu sorunların üstesinden gelebiliriz. Her belediyenin bu konu ile ilgili farklı sorunları vardır. Aşağıda farklı uygulamalar, maddeler halinde açıklanmıştır.

Önce kendimizi, araçlarımızı, sürücülerimizi ve hatta yayaları disiplin altına almalı ve daha sonra kanunlarla, cezalarla sorunun üzerine gitmeliyiz, bunun vakti geldi ve hatta geçmektedir. Daha sonra düzen kendiliğinden gelecektir.

Şehir içinde yaşanan belli başlı trafik ve park sorunları nelerdir ve nelerden kaynaklanmaktadır. Önce bunların belirlenmesi lazımdır. Bunların üzerinden çözümler üreterek sonuca gidilebilir. Büyük şehirlerde aklıma gelen başlıca sorunları şöyle sıralayabiliriz.
1 - Sürücüler park yasağı olan yerlerde araçlarını kısa süre için bile olsa park ederek trafik akışını engellemektedir.
2 - Dar sokaklara çift taraflı araçlar park edildiğinden, acil bir olayda (Yangın, ambulans gibi ihtiyacın olduğu zamanlarda) kurtarıcı durumunda olan araçların bu yerlere girememesi sonucu ölümcül olaylar meydana gelmektedir.
3 - İnsanlar artık araçlarını boş buldukları yerde park etme yarışına girmiştir. Bu yüzden Otopark nedeniyle pek çok kişi birbirlerine maddi ve manevi zararlar vermektedir. (Benim evimin, işyerimin, depom önü tartışmaları gibi)
4 - Park görevlileri dışındaki kişilerin yasak olmasına rağmen araçlardan park ücreti istemesi veya sürücülerle park yüzünden tartışmaları, istenmeyen olayların yaşanmasına neden olmaktadır ve aynı zamanda haksız kazanç yapılmakta ve bunlar engellenememektedir.
5 - Şehir içi trafiğinde ve ana caddelerde toplu taşıma araçları, taksiler, dolmuşlar gelişigüzel duraklara yanaşmakta yolcu indirme ve bindirme işini yapmaktadır. Geçici bir süre için bile olsa trafik akışı yavaşlamaktadır.
6 - Şehir içindeki katlı otoparkların pek çoğunu o yere yakın işyerleri tarafından topluca kiraladığından, geri kalan kısmı şehri içi trafiğini karşılayamamaktadır.
7 -Büyük masraflarla yapılan yaya üst geçitleri ve yaya geçitlerini insanlar canları pahasına kullanmamaktadır.
8 - Ana caddeler üzerinde çok sık aralıklarla yaya geçitleri ve trafik ışıkları bulunmaktadır.
9- Trafik görevlileri yetersizdir.
10- Haddinden fazla araç şehir içine girerek yolların kapanmasına neden olmaktadır.
11-Yolların daraltılması, yağmur, kar, yol bakım, onarım, diğer nedenlerden dolayı tahrip olması, kapatılması veya tek şerit üzerinden geçit verilmesi. Yol bakım, temizlik, onarım ve çöplerin gündüz yapılması veya toplanması trafiğin akışını engellemektedir.
12- İnşaat, hafriyat, moloz, çöp bidonlarının yol üzerlerinde bırakılması trafiği engelleyen diğer faktörlerdir.
13-.Durakların birbirlerine çok yakın tutulması ve toplu taşıma araçların bu duraklara iyice yanaşmaması. Şöförlerin kurallara uymaması.
14- Tren, yeraltı treni, deniz taşıma araçlarından yeteri kadar istifade edilememesi.
15-Çevre yollarında meydana gelen Trafik kazalarında ambulans’ların geç ulaşması yolun kapalı kalması.Su baskınlarında yolların kapanması.
16-Yolların o yörenin iklim şartlarına göre yapılmaması.(Erozyon, Kar ve tipi durumlarında yolların kapanmasının önlenmesi)tedbirlerin alınmaması.
17-Arka arkaya gelen 3 veya 4 körüklü toplu taşıma aracının duraklarda uzun süre beklemesi ve yolcu indirip bindirmesi.
Daha sayacağımız pek çok nedenleri bunların arkasından sıralayabiliriz

Bu olaylara kısman de olsa nasıl bir çözümler üreterek en aza indirebiliriz Bunları da şöyle sıralayabiliriz.

1- Yukarıda da belirttiğim gibi hatalar çoğu zaman insan faktöründen kaynaklandığı için başta yayadan, sürücüye kadar insanlarımızı, daha sonra araçlarımızı, sürücülerimizi disipline etmeli, acil ve kalıcı kurallar koymalı, insanlarımızı bu kurallara uymaya alıştırmalıdır.(Ehliyet işlemlerini günün koşullarına göre yeniden gözden geçirmeli, ehliyet alınırken sürücüleri Trafik kurallarının dışında Sağlık, ilk yardım, kurallara uymadaki hassasiyet ve psikolojik eğitimden de geçirilmelidir. Şartlar artık değişmiştir. Yeni uygulamalar getirilerek sürücüleri değişen günün şartlarına göre eğitmek bazı sorunları çözeceğine inanmaktayım. Ehliyetsiz, alkollü, uykusuz araç kullanmanın getireceği sorunlar maddi ve manevi kayıplar anlatılabilir, yeniden ehliyet sahibi olma zorlaştırmalıdır) Bu tür uygulamalarla da cezalar arttırılabilir.
2- Yolcu taşımada, şehir içi trafik akışında aksayan yönler tespit edilerek hemen çözümler üretilmeli ve sorunların üzerine gidilmelidir. Daha sonra insanları büyük şehirlerde toplu taşıma araçlarına binmeyi alıştırmalı (Metro, Tren, Araba vapuru, Deniz toplu taşıma araçları gibi) bunlara özendirmeliyiz. Toplu taşıma araçlarının sayısını arttırıp trafiği daha da zora sokmak yerine akıllıca kullanmak ve diğer toplu taşıma araçlarından da yararlanmak.(Metro, Tren, Deniz taşsıma araçları gibi) Bunun için neler yapılabiliriz.
3- O şehirde yaşayan insanların araçları ile başka şehirlerden gelen yabancı plakalı insanların araçlarını ayırmalı ve ona göre düzen kurmalıdır. Bunlar maddeler halinde aşağıda açıklanmıştır.
Yukarıdaki üç ana maddeyi ilgilendiren çözümlerden belli başlıları da şunlardır.
3a)Şehir içinde trafiğin en yoğun olduğu saatlerde toplu taşıma araçları dışındaki araçları, şehir içine girişi yasaklanabilir. Taksi, minibüsler hariç, onlar için ayrı bir güzergâh belirlenir ve hiçbir özel araç şehir içine sokulmamalıdır.
Trafiğin en yoğun olduğu saatler.(sabah 07,00 ile 10,00 arası, akşam 18,00 ile 21,00 arası) Bunun dışındaki saatlerde girişler serbest olabilir.(Bu bir çözüm olabilir)
3b) O İl plakasını taşıyan araç sahipleri kendi araçları yerine sabahları işe gidiş (08,00 ile 10,00 arası) ve akşamları iş dönüşü (18,00 ile 21,00)arası ücretsiz toplu taşıma araçlarından yararlanma imkânı getirilebilir. Diğer saatler normal ücret uygulamasına geçilebilir. Böylece toplu taşıma araçları sabah ücretsiz seyahat etme imkânı getirdiği için tercih edileceğinden çoğu araç sahibi trafik kargaşası yaşamamak için toplu taşıma araçlarını tercih edebilecektir. Böylece şehir içi toplu taşıma araçlarının doluluk oranı artacaktır.(Bunun için aracı olanlar araçlarının park ücretleri karşılığı bu amaçla verilen serbest kartlarla toplu taşıma araçlarına binebilirler.)
3c)O şehirde ikamet eden Özel aracı olanlar araçlarını şehir içine park etmek isterlerse Belediyenin göstermiş olduğu yerlere (Günlük Örnk.4,ooYTL.veya aylık, yada yıllık toplam) otopark ücreti ödeyerek araçlarının ön yüzüne şehir içinde park yapabilir belgesini yapıştırarak şehir içinde araçlarını sokabilir ve park edebilirler. Daha az bir bedelle bu parayı ödemek istemeyenler ise (Örn. günlük 2,00 YTL)şehir girişlerinde sürücüye ve evine en yakın otoparkta aracını ücret karşılığı park yerinde bırakması ve o ücret karşılığı kendisine şehir içinde ücretsiz seyahat etme imkânı sağlayan bir kartın, olanağın sağlanması ile cazip hale getirilebilir
Bunun için. Şöyle bir uygulama yapılabilir.
O şehirde ikamet eden ve o şehir içinde araçlarını park edenler için, Belediye ve trafik müştereken tüm şehir içinde sürücülerin araçlarını nerede park yapacağı nerede park yapamayacağını, geçiş üstünlüğüne sahip araçların geçiş yerlerini boyalı alanlarla belirler. Bunun dışındaki boyasız alanlarda veya Kırmızı renkle ,park edenler park yasağı ihlali nedeniyle cezalandırılır ve o aracı Trafik park yerine götürülür. Şehir içinde park etmek isteyen o il de ikamet eden o il plakalı araç sahipleri için. Örk.(günlük 4,00YTL karşılığı Mavi) boya ile belirlenen park yerleri. Buraya park etmek isteyenler günlük park ücretini bu bedelle belediyeye ödeyerek bu alanlarda araçlarını park edebilirler. Araçlarının ön yüzüne park ücreti ödenmiş Şehir içine girebilir ve Şehir içinde Mavi alanlarda park edebilir denetim pulu yapıştırırlar. Bu bedeli ödemek istemeyen sürücüler ise Şehir merkezi girişlerinde ve evlerine en yakın yerlerde açılacak geniş bakımlı otoparklarda araçlar için Örk.(günlük 2,00 YTL karşılığı sarı) renkte bir boya ile park yerleri belirlenir. Üçüncü olarak da Örn. (günlük 1,00 YTL ücretle) büyük şehirlerde özellikle şehir trafiğinin yoğunluğunu azaltmak için o şehirde ikamet etmeyen yabancı plakalı araç ve sürücüleri şehir giriş ve çıkışlarında binlerce aracın rahatlıkla park yapacağı temiz ve bakımlı yerler belirlenerek bu alanlarda araçlarını park etmesi sağlanır. Böylece şehir içine girmesi engellenir ve buradan araçlarının park karşılığı geçerli olmak şartıyla alacağı serbest seyahat kartı ile toplu taşıma araçlarına binmesi sağlanabilir. (Sürücü ve yolcuları bu kartı kaç gün ve kaç kez kullandıysa cazip bir fiyatla otopark ücreti karşılığı alınabilir.)(Bu bir çözüm olabilir.)
Şehir dışından gelip otellerde konaklayacaklar için ise,
A) Oteller, şehir dışından gelen misafirleri için şehir dışındaki park yerinden o il plakası araçları ile otellerine servis yapabilirler. Otel yetkililerine bu alanlarda misafir karşılamak için bekleme yerleri açabilme imkânı sağlanabilir.
B) Otellerde rezervasyon yaptırıp kalanlar sadece otellerine ve otellerinde araçlarını park ederek çıkıncaya kadar kullanmamak kaydıyla şehir içine giriş izni verilebilir. Bunu için yine bu alanlarda o otel müşterisi olduğuna dair otelin otoparkına kadar şehir içi gidiş belgesi verilebilir.
Yukarıda belirtilen şıklar içinde park ücreti ödeyen tüm araçlar hangi boyalı alanlarda araçlarını park edeceklerse araçlarının ön camlarına park ücreti ödenmiş ve park edebilir denetleme pulu yapıştırarak araçlarını park edebilirler. (Ödemeler Aylık 2,3,4,5,6,7,8,9,10,11 veya 1 yıllık yapıldığında park ücreti miktarı daha da azalabilir bu imkan da getirilebilir).Hiçbir araç kendi alanı dışındaki bir yerde aracını park etmeyecek kuralı konulabilir. Aksi takdirde iki kat ceza ödemek zorunda bırakılabilir.(Bu bir çözüm olabilir)
4- Şehir içi trafiğin düzeni için ayrı bir ekip oluşturmalı. Personel sayısı arttırılmalıdır.
5- Şehrin tüm alanlarında park edecek araçlar için en uygun alanlar belirlenerek buraları (yukarıda belirtildiği şekilde boyanarak) tespit edilmeli ve bu yerlere herkes tarafından görünen ve okunaklı tabelalarla hangi araçların nerede park yapacağı, kuralları ile belirtilmelidir.
6- Yeni yerleşim alanları, iş yerleri için mutlaka otopark zorunluluğu getirilmeli.
7- Şehir içinde oturanların araçlarını evlerine en yakın şehir girişlerindeki otoparklara koymaları için teşvik etmeli ve kolaylıklar getirilmeli. Bu konu ile ilgili açıklama geniş bir şekilde (3 madde içinde) anlatılmıştır.
8- Şehir içindeki mevcut alışveriş merkezleri şehir dışına taşınmalı.
Bu alışveriş merkezlerinin çoğu trafiğin en yoğun yerlerinde bulunmaktadır. Alışveriş yapmaya arabası ile gelenler, bu merkeze mal indirmek ve yüklemek için gelenler, diğer firma araçları yetersiz park nedeniyle trafiği engellemektedirler. Çoğu semtte en az küçük çaplı bu tür alışveriş merkezleri mevcuttur. Dar sokaklarda trafiği engelleyecek boyutlara kadar tıkanmalara neden olmaktadırlar.
9-Sahil şeridindeki büyük yerleşim alanlarında (İstanbul, İzmir gibi) merkezlerde deniz taşımacılığından daha çok yararlanılmalıdır. Bu yerlerde karayolu toplu taşıma araçları yerine deniz taşıma araçları sayısını arttırılarak kaydırılır ve kara yolu trafiği rahatlatılabilir. Sahil boyunca her semte ve o yere en yakın bölgeye giden deniz araçları göndermeli iskeleler yapılmalıdır.(Bu bir çözüm olabilir)
10) Şehir içinde en yoğun olan ana caddelere hiçbir taşıma aracı sokmamalı, bu güzergâhta sadece şehir içi raylı sistem çalıştırılmalıdır.(Bu bir çözüm olabilir)
11) Şehir içi trafiğinin en yoğun olduğu zamanlar da iş yerlerine mal indirmek veya bindirmek işini yoğun olduğu saatler yerine geç saatlere kaydırılmalıdır.
12) Toplu araçların yolcu alma ve indirme yerleri yeniden düzenlenmeli, sık aralıklar yerine trafiğin en kilit noktalarından kaldırılmalıdır. Dolmuş ve mini otobüsler için her yerden yolcu almak yerine dolmuş durakları belirlenmeli yolcular dolmuşlara binecekler ise buralardan inmeli ve binmelidir. Ayrıca bu araçları güzergâhları şehir içi trafiğinin akışını engellemeyecek şekilde belirlemelidir.
13-Yolcular duraklarda yollara kadar taşmakta, araçların durak diplerine kadar yanaşmaları engellenmektedir. Bunun için duraklarda tek şeritli girişler yapılmalı ve yolcuları disiplin altına almalıdır.
14- Bir noktadan diğer bir noktaya yolda giden toplu taşıma araçları ve yolcular için daha az aralıklarda ve duraklarda durmaları için Express seferler konulmalıdır. (Örn.İzmir’de Bostanlı’dan, Balçova’ya giderken Bostanlı/Karşıyaka iskele, Karşıyaka İskele/Al sancak, Al sancak/Konak, Konak /Üç kuyular ve Üç kuyular/Balçova olarak düşünülebilir.) Şehir içi yerine çevre yolu tercih edilmelidir.
15- Büyük şehirlerde ve Özellikle İstanbul’u örnek vermek gerekirse, Özel ve Kamu sektöründe çalışan memur ve işçilerin Eğer Anadolu yakasında oturuyorsa işini Anadolu yakasında yapmasını, eğer Avrupa yakasında oturuyorsa işini Avrupa yakasında yapmasını yetkililerin dikkate alması gerekmektedir. Boğazdan, Özel araç, Servis araçları ve kısman Toplu taşıma araçların geçişinde azalma olacak ve bu bölgelere giden araçlar başka bölgelere kaydırılarak boğaz trafik rahatlatılacaktır.
16-Evinde ve iş yerinde otoparkı bulunan, buralara aracını park edenler ve o şehirde oturan araç sahipleri için araçlarının ön yüzüne sadece kendi alanlarında ücretsiz park edebilecekleri bunun dışında ise özel otoparklarda günlük park ücreti ödemeyi kabul ettkleri anlamına gelen yeşil renkte bandrol koyarak şehir içine araçları ile girebilirler.(Bu da bir çözüm olabilir)
17- Hepimizin de bildiği gibi bazı ülkeler şehir içindeki bu trafik sorununu bisiklet veya motosiklet kullanarak çözmüşler ve şehir içinde artık bu araçlar çok sık kullanılır hal almıştır. Bu nedenle Bu araçlar için Bisiklet, Motor sıklet yolları açılmalı ve halkı özendirmeliyiz. Aşağıda gördüğünüz resimdeki gibi yollar düzenlenmiştir.



18- Yolların bakım ve onarımı, temizlik çöp toplama işleri trafiğin yoğun saatlerinde yapılmamalıdır.
19- Belediyeler şehir içi yol bakım, tamir, köprü ve buna benzer işler için taşeron a verildiğinde işin bitimine kadar takip etmeli yapım aşamasında sık, sık kontrol ederek eksik, hata ve yanlışlıkların düzeltilmesi için uyarıda bulunmalıdır. (Örn. Çukurların kapatılmayıp açıkta bırakılması ve yağan yağmur bu alanları doldurarak ölümcül kazaların meydana gelmesi gibi) Şehir içi trafiğini aksatan bir diğer neden ise, özellikle kışın yoğun yağışlar nedeniyle su birikintisinin oluştuğu yollar, alt geçit ve kanalların bakım, onarım ve sevkıyatlarının düzenli bir şekilde yürütülmesi araçların sular altında kalması önlenmelidir. Bunun için bu çukur alanlar tespit edilmeli ve gereken önlemler alınmalıdır.
20- Gece ışıklandırma, gündüz ise yol ve yayaya için park şeritlerinin sık, sık kontrol edilerek aksaklıkların giderilmesi.
21- Belediye ve Trafik ekipleri iş birliği yaparak koordineli bir şekilde çalışma ortamı kurmalı ve birlikte hareket etmeli.
22-Büyük şehirlerde yaşanan trafik kazalarında yaralılara anında müdahale etmek için
a) Bir doktor ve bir sürücüden ibaret (İlk yardım için) motorize ekip havadan ve karadan oluşturulabilir.
b)Trafik kazalarında yaralıların hastanelere yetiştirilmeden ilk müdahalesi çok önemlidir. Bunu için Yol güzergâhında bulunan ve bu iş için gönüllü olan bazı fabrikaların doktoru ile birlikte ilk yardım üniteleri daha geliştirilerek acil yardım hizmeti buralarda yapılabilir.
23- Trafik ışıkları ve dolaysıyla yaya geçitleri çok sık aralıklarla olmamalı. Duraklar uzun tutulmalıdır. Yoğun ana caddelerdeki yaya geçitleri hariç diğer yollardaki yaya trafik geçiş süresinin uzun tutulmaması.
24-Dolmuş ve mini otobüslerin durakları Otobüs duraklarından farklı yerlerde belirlenmeli, yakın olmamalı.
25-Yazın okullar tatile girdiği zaman okulların bahçelerinden park olarak yararlanılabilir.
26-Yol bakım onarım işi çok seri bir şekilde yapılmalı ve trafik aksatılmamalıdır.
26- Transit geçmek isteyen araçları şehir içine sokmadan çevre yolarına kaydırılmalıdır.
27- Eğer O il dışındaki yabancı plakalı araçların şehir içine girmesi engellenir araçları şehir dışındaki otoparklarda tutlur ise, Topu taşıma araçları belli zaman aralıkları ile 24 saat hizmet vermelidir.
28- Gece 24 den sonra sabah 07 e kadar tüm araçların şehir içine girmelerine müsaade edilebilir. Bu saatlerden sonra girişler yasaklanabilir. Bu da şehir içindeki trafiği rahatlatır. (Bu da bir çözüm olabilir.)
29- Okul önlerinde bekletilen servis araçları çoğu zaman trafik akışını engellemektedir. Okul veya servis tarafından Buna bir çözüm getirilmelidir.
30-Topu gösteriler, açılışlar, karşılamalar, şehir trafiğini aksatmaktadır. Bu yerler daha itinalı seçilebilir.
31-Daha fazla çevre yolları, ara yollar açılmalı, araçlar şehir trafiğine girmeden gidecekleri yerlere seri bir şekilde gitmelidirler.
32-Geçici ve kısa süreli tedbirler yerine kalıcı ve uzun vadeli tedbirler alınmalıdır.
Yukarıda konu ile ilgili olarak alınması gereken tedbirler maddeler halinde açıklanmıştır. Bunların her biri birer çözüm olabilir,denenebilir, Uygulanmayabilir de ancak, şunun bilinmesinde yarar görmekteyim. Sorunlar her geçen gün artıp birbiri üzerine binerek yakında kamburlaşarak daha büyük sorunları beraberine getirecektir. İnsanlar maddi ve manevi kayıplara uğramaya başlamıştır.Bu da insanlar üzerindeki tansiyonu arttırmaktadır. Artık bu sorunları çözme zamanı gelmiştir. Bunlar şimdi ele alınır, çözümler üretilirse, belki daha az bir maliyetle yükün altından kalklılabilir. Her geçen zaman aleyhimize çalışmaktadır. O da ileride daha büyük kayıplara, daha büyük masraflara yol açacak,en kötüsü insanlar mağdur olacaktır.
İşte sizlere çözülemeyen sorunlar sonunda yaşanan trafik olaylarından bazı örnekler göstermek istiyorum. (Burası Türkiye değil, ancak aynı olayları bizlerde sık, sık yaşıyoruzelki)
(Sırası geldikçe bu konu ile ilgili öneriler bu sayfada işlenecektir.)
Görünmez kazalar.





Hindisten'da Toplu taşıma aracı olan Trenlere de işte böyle tam kapasitede yolcu taşıması yapılmaktadır. Bu da çok yanlış ve tehlikelidir.

Su dolu bir çukurun içine gömülen bir araç, işte bu da ayrı bir tehlike.




Bisiklet ve şehir içindeki önemi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder